*
Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Kayseri Engelliler Derneği Telefon 0533 392 33 88

Gönderen Konu: Engelli Velileri Tek Ses: Engelli Okulunda Rampa Yok  (Okunma sayısı 1467 defa)

Çevrimdışı melleseferi

  • Yönetici
  • Kahraman Üye
  • *****
  • İleti: 5485
Engelli Velileri Tek Ses: Engelli Okulunda Rampa Yok
« : 19 Kasım 2014, 18:39:53 »
Engelli Velileri Tek Ses: Engelli Okulunda Rampa Yok



Fatih’teki işitme engelli okulunun Büyükçekmece’ye taşınmasına velilerin tepkisi devam ediyor. İstanbul Valiliği önünde biraraya gelen veliler, “Sürgün ediliyoruz” dedi.

İstanbul Fatih Özel Eğitim Meslek Lisesi velileri, engelli çocuklarının okulunun keyfi olarak Büyükçekmece Tepekent’te taşınmasını İstanbul Valiliği önünde protesto etti. Çocuklarının sürgün edildiği okulda tekerlekli sandalye için rampa dahi bulunmadığın söyleyen velilerı, sınıf değil duvarları çatlaklarla dolu hücre tipi sınıflarda ders yaptıklarına dikkat çekti. Veliler, “ Okulumuzu geri istiyoruz” talebiyle topladıkları dilekçeleri teslim eden veliler, bu soruna Valilikten çözüm gelmediği taktirde aralık ayında Ankara’ya gideceklerini kaydettiler..

Polis ablukası altındaki Valilik önünde bir araya gelen aileler, çocukları için insanca koşullarda eğitim istediler. Eğitim Sen 8 No’lu Şube Başkanı Sehtap Akdağ’ın hazır bulunduğu eylemde, “ Okulumuzu geri istiyoruz” pankartı ile “ Anneyim onların çığlığıyım”, “Eğitime feda edilecek fert yoktur”, “ İşitme engelli biz, bizi duymayan siz”, “ Hatice Çelik benim kızım, MEB Eğitim hakkını gaspetti” yazılı dövizlerini taşıyan Veliler, “ Okulumuzu geri istiyoruz”, “ Eğitim haktır engellenemez”, “ Milli eğitim sen git Tepekent’e” sloganlarını attı.

DOKTOR BULUNMUYOR!

Veliler adına açıklamayı Asliye Güler okudu. İstanbul Avrupa yakasının tek işitme engelli lisesinin uzak noktalara taşınmasıyla çocuklarının sürgün hayatına mahkum edildiğine dikkat çeken Güler, “Çocuklarımız içinde hiperaktifler, otistikler, zihinsel engelliler, ortopedikler var ve okuyabilmek için günde 5-6 saatlerini yollarda geçiriyorlar” dedi. Çocukların çoğunun sürekli tedavi gördüğünü, sık sık kendilerini yaraladığını, bu nedenle de okudukları okulun merkeze ve hastaneye yakın olmasının çok önemli olduğunu kaydeden Güler,ancak taşındıkları bölgede en yakın hastanenin 1.5 saat uzakta olduğunu ve bu durumun çocuklarının tedavisini zora soktuğunu vurguladı. Güler, durumun vahametini şöyle örneklendirdi: “ Daha geçen hafta yatılı öğrencilerimizden bir sara nöbeti geçirdi. Okulda doktor bulunmuyordu. Bizlere kapıda hazır olacağı vaadedilen ambulansın ancak 15-20 dakika geçikmeli gelmesiyle hastalanan çocuğumuz servisle ve arkadaşlarının yardımıyla hastaneye taşındı”.

19.11.2014 - Birgün