AYRIMCILIKLA MÜCADE ÇALIŞTAYI DÜN YAPILDI

[melleseferi]

12.09.09 - Bakan Selma Aliye Kavaf, "AB Ülkelerinde Ayrımcılıkla Mücadele Mekanizmaları Çalıştayı"nda yaptığı konuşmada, ülkelerin bilgi ve deneyimlerini karşılıklı olarak paylaşmalarının her alanda olduğu gibi engellilik alanında da büyük önem taşıdığını söyledi.

 

Bu topraklarda yaşayan insanların yüzyıllardır engellilerine sahip çıktığına işaret eden Kavaf, gerek Selçuklu gerek Osmanlı döneminde zihinsel engellilerin eğitimi için bimarhanelerin yapıldığını, yatalak hastalara mahkemece belirlenen miktarda nafaka bağlandığını dile getirdi. Engellilerin o dönemde sosyal hayatm içinde, topluma katkı sağlayan bireyler olduğunu, yeteneklerine uygun işlerde istihdam edildiğini vurgulayan Kavaf, görme engellilerin hafızlık, müezzinlik; ortopedik engellilerin hat, mimarlık gibi bügiye ve sanata dayalı işlerde çalıştığını anlattı. Bakan Kavaf, "Böyle bir geleneğin taşıyıcıları olarak bugünkü toplantı, bizim için tarihsel bir önemdedir" diye konuştu.


Engellilikle ilgili çalışmalarda insanlık onuru, özerklik, eşitlik ve dayanışma kavramlarımı! özel bir öneme sahip olduğuna dikkat çeken Kavaf, Türkiye'deki engellilik alanında sosyal politikalar oluşturulurken "ayrımcılıkla mücadele, fırsat eşitüği ve aktif sosyal içerme" gibi temel öğelerden yararlanıldığını kaydetti. Makro düzeydeki planlamaların mikro düzeyde uygulanabilir ohnası için de çalışma yaptıklarını belirten Bakan Kavaf, uygulamada karşılaşılan sorunların giderilmesi için tüm paydaşlarla el ele vererek, çok yönlü bir atılım başlattıklarım ifade etti.

 

Ayrımcılığın azaltılmasının, engellilerin topluma yük değil katkı veren kişiler haline gelmelerinin sağlanmasını hedeflediklerini bildiren Kavaf, bu doğrultuda hazırlanan en önemli ve kapsamlı düzenlemenin Özürlüler Yasası olduğunu hatırlattı.

 

Bakan Kavaf, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ülkemizde daha önce yapılan düzenlemeler korumacı bir yaklaşım sergiliyordu. Son 5-6 yıldır yaptığımız çalışmalar ise insan hakları ve fırsat eşitliği bağlamında gerçekleştirilmiştir. Tüm bu çalışmalar meyvesini vermiş ve ülkemizde artık bu alanda pozitif ayrımcılık tartışılabilen bir olgu olmuştur. Yasanm temel hedefi ayrımcılığın her yönüyle göz önünde tutularak, bütünüyle savaşılması ve en aza indirgenmesidir. Ayrıca özürlülere yönelik ayrımcılığa izin verilmemiş ve ayrımcılık yapanlara hapis ve tazminat cezası öngörülmüştür. Bu yasal düzenlemelerden sonra Türkiye, AB ülkeleri içinde Fransa'dan sonra özürlülere yönelik ayrımcılığa ceza kanunu içinde yer veren ikinci ülke olmuştur.">HaberEkspres